Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, ''Seyahat acentası düzenlemesiyle ihtisas alanlarına göre yeni birlikler oluşmasına izin verilmesini istiyoruz. Bir, seyahat acentalarını kapatma gibi bir yaklaşımımız yok. Tam tersi ihtisas alanlarına göre yeni birliklerin kurulmasını istiyoruz'' dedi.
Bakan Ersoy, Bloomberg HT kanalına konuk olarak Bloomberg HT Genel Müdürü Ali Can Türkoğlu'nun sorularını yanıtladı. BakanErsoy, 2023'ün turizm verileri, turizmde hedefler, arkeoloji, tarihi eser kaçakçılığı, halk plajları ve Kültür Yolu Festivalleri ile 1618 sayılı yasa çalışmalarıyla ilgili açıklamalarda bulundu.
Seyahat acentaları ve 1618 sayılı Kanun'un yerine getirilmesi planlanan yeni yasa taslağına dair bilgi veren Ersoy, turizm düzenlemelerinin tüm dünyayla uyumlu şekilde yapılması gerektiğini vurgulayarak, şunları söyledi:
"Seyahat acentası düzenlemesiyle ihtisas alanlarına göre yeni birlikler oluşmasına izin verilmesini istiyoruz. Bir, seyahat acentalarını kapatma gibi bir yaklaşımımız yok. Tam tersi ihtisas alanlarına göre yeni birliklerin kurulmasını istiyoruz. İkincisi tekilci bir yönetimden çoğulcu bir yönetime geçelim diyoruz, Avrupa'da, dünyada olduğu gibi. Zaten bu tekilci seyahat acentası sistemini bir tek ülkemizde gördüm. Yine bu tekilcilik ne getirmiş, inceledim.
Mesela TÜRSAB farklı belgeler adı altında birçok kaynak toplamaya başlamış. Birçok belgeler türetmiş ve bu belgelerle ilgili üyelerinden bedeller alıyor. Yani milyar bazında gelen kaynaklar topluyor. Geçmişte alt şirketler, iştirakler kurmuş. Sonra bu topladığı kaynakları alt şirketlere aktarmış ve gördük ki bu şirketlerin tamamı iflas etmiş durumda. Hepsinin finansal sorunları var veya bir vakıf kurmuş. Elinde yetki olduğu için kimin üye olacağına da kendisi karar veriyor. Son kaşeyi biz vuruyoruz ama onun elemesinden geçmeden biz vuramıyoruz. Üyelerine demiş ki, 'Eğer buraya üye olmak istiyorsan, vakfa şu kadar bağışta bulunacaksın'.
Buna mecbur tutmuş, sözlü olarak. Bununla ilgili birçok şikayet, açılmış dava, denetimler var. Hepsi devam ediyor. Yani bu tekil yapı özünde üyelerine zarar veren bir hale gelmiş. Birçok belge üretilmiş. Bu çağda fiziki belge mi kaldı? Dijital ortamın bu kadar geliştiği yerde hangi fiziki belgeden bahsediyoruz? Bu fiziki belgeleri kontrol edeceğim diye kendine bağlı bir sistem yaratıyor.
Turizmde ilk 5'e giren ülkeyiz. 2028'de ilk 3'e girmeyi hedefleyen bir ülkeyiz. Bu çağda artık fiziki olarak seyahat araçlarının polis, jandarma tarafından çevrilip belge denetiminin yapılmasını doğru bulmuyorum. Bunlarla ilgili çağdaş düzenlemelerin yapılması gerekiyor. Ben tarafsız şekilde dünyada bu iş nasıl yapılıyorsa, onu uyarlamaya çalışıyorum. Ama sonuçta yasal düzenleme meclis tarafından yapılacak."
Comments